Ararat, genç yaşlarda başladığı müzik serüvenini profesyonel sahnelere taşıyarak son 12 yıldır aktif olarak konserler ve performanslar sergiliyor. Sanatçı, müziğinde Kürt kimliği, kültürel hafıza ve duygusal derinlik temalarını işliyor. Kürtçe şarkı söylemeyi bir tercihten öte bir varoluş biçimi olarak tanımlayan Ararat, “Kürtçe şarkı söylemek benim için bir hafıza, bir direniş ve bir umut biçimi” sözleriyle duruşunu özetliyor.
Bugüne kadar 10’a yakın albüm yayımlayan başarılı sanatçı, son dönemde dinleyicileriyle yeni bir single çalışmasını buluşturmaya hazırlanıyor. Ararat, eserlerinde halk hikâyeleri, yaşanmış acılar, doğa ve aşk gibi temalardan besleniyor. “Bazen bir ninenin söylediği ağıt, bazen bir çocuğun bakışı bile bana ilham oluyor” diyerek müziğinin samimi kaynağını dile getiriyor.
Dengbêjlik geleneğine büyük saygı duyan Azat Ararat, bu kadim sözlü kültürü modern tınılarla harmanlamayı amaçlıyor. Onun için müzik, sadece eğlence değil; kültürel bir mirasın yaşatılması ve toplumsal hafızanın korunması anlamına geliyor.
Sahnelerinde zaman zaman Türkçe şarkılara da yer veren sanatçı, buna rağmen repertuvarında Kürtçe müziği merkeze alıyor. Hedefi, hem kendi hikayesini anlatmak hem de susturulmuş seslere tercüman olmak.
Genç müzisyenlere de ilham veren bir tavırla, “Kendinizi tanıyın, dilinizden ve kimliğinizden utanmayın” diyen Ararat, müziğiyle sadece notaları değil; bir halkın sesi, duygusu ve kimliğini dünyaya duyurmayı amaçlıyor.
Azat Ararat, bugün Kürt müziğinde özgün tarzı, derin sözleri ve samimi duruşuyla yeni bir soluk olarak görülüyor. Müziğiyle hem geçmişin izlerini yaşatıyor hem de geleceğe umut dolu bir köprü kuruyor.
